Antalya Valisi Ersin Yazıcı önceki gün basın mensupları ile bir araya gelirken gündeme dair merak edilen soruları cevapladı.
Toplantı esnafında anladık ki Vali Yazıcı gercekten çok sabırlı ve bir o kadar da nezaketi elden bırakmayan bir kişi.
Zira gerçek anlamda bazı noktalarda gerçek anlamda abilerimiz sayın Valimizin sabrını zorladı.
Bazı sorular vatandaşın hayatın içerisinde yaşadığı genel sorunlardan ziyade kişisel sorunlar olarak görünmesine karşın yine de cevap vermeye çalıştı.
Eğitime verdiği önemi bildiğimiz Sn Yazıcı’nın maviye ve yeşile olan hassasiyetini de öğrenmiş olduk.
Denizi kirleteni aafetmediklerini dile getiren Antalya Valisi Ersin Yazıcı, “Yine de bazı densizler var” derken gözlerinin üzerinde olduğunu anlatmaya çalışıyordu.
Suriyeliler konusunun Antalya gündeminden uzak olduğu yönünde bir görüntü sergileyen Vali Yazıcı, verdiği rakamlarla bazı mesajlar vermeye çalıştı.
Ama anlamak isteyen istediği gibi anladı konuyu.
Suçun önüne geçmenin eğitimden geçtiğinin bilinci ile çalışan ve konuşan Vali Ersin Yazıcı, küçük bir de örnek verdi.
Antalya’da ikameti olan yabancıların sıralamasında ilk 5’te Suriyeli yok.
Ruslar, Kazaklar, Ukraynalılar, Kırgızlar ve İranlılar var listenin ilk beşinde.
Ancak ikameti çevre illerde olup Antalya’da yaşayan Suriyeliler de var.
Yani bizimkiler onlara da arkadan dolanmayı öğretmiş.
AHENK projesi ayrı parantez açılması gereken ve uzun uzun anlatılması gereken bir proje.
Bu proje ile ilgili olarak da bir kitapçık basılmış.
Emeği geçenlere binlerce kez teşekkürler.
Gelelim tekrar sayın Valimiz Ersin Yazıcı’nın sabrına.
Normal şartlar altında Vali beyin çevresinde gözleri sürekli onda olan birilerinin olması gerekir.
Sonuçta Antalya’nın bir numarasıdır…
Sayın Valimiz kahvaltı yaparken bir ara çayı bitti ve kimse onunla ilgilenmediği için biraz yüksek tonla çay istemek zorunda kaldı.
Toplantıda dikkat çeken bir detaydı ve bence çok önemliydi.
Antalya’da görev yapan eski Valilerimizi düşününce gerek bu çay olayında gerekse ısrarlı yönlendirici sorular karşısında bu kadar sakin kalmayabilirdi.
Münir Karaloğlu’ndan Hüsnü Tuğlu’ya kadar görev yapan hiçbir Vali’nin bu tip durumlara o kadar sakin kalabileceğini zannetmiyorum.
*** ***
Bir diğer değinmek istediğim konu da Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü’nün CHP’ye geçebileceği ile ilgili iddialara.
2002 Yılından beri Hakan Tütüncü’yü tanırım ve bilirim ki Hakan Tütüncü kesinlikle CHP’ye geçmez.
Bazen zaman ve şartlar bazı insanları bazı şeyleri yapmaya zorlayabilir.
Örneğin Hakan Tütüncü Büyükşehir Belediye Başkan adayı yapılmaz ise ve Muratpaşa adayı yapılır ise işte o anda işler değişebilir mi?
Hakan Tütüncü CHP’ye değil de İYİ Parti’nin ye geçiş yapıp yeniden Kepez’e aday olur mu?
Yani Tütüncü bir dönem daha Kepez’i kabul eder mi?
Bence asla etmez çünkü; eğer bir üst kademeye gelmeyeceksen bir dava adamı olarak bulunduğun yerde kalmakta fayda vardır.
Kaldı ki bazen herşey makam, mevki ya da koltuk değildir.
Bugün belki bir kenarda durabilirsin ama ileride Ankara’da daha güzel yerlerde görmük mümkün olabilir.