Suudi Arabistan'da oynanacak olan Süper Kupa finalinde Fenerbahçe ile Galatasaray karşı karşıya gelecekti ama işler arap saçına döndü.
Herkes bişeyler söyledi. İstikkal Marşımızın okunmasına karşı çıkılması, Atatürk tişörtü ile ısınmaya çıkılmasına izin verilmemesi vesaire vesaire...
Konu ile ilgili her kesimden açıklama geldi.
İlk etapta sosyal medyadan "Atatürk kırmızı çizgimizdir" başlığı ile paylaşımlar yapıldı.
Aradan zaman geçtikçe olay siyasete evrilmeye başladı ve bazı kesimlerden de darbe girişimi yorumları dahi yapıldı.
Uzun süre sessiz kalan Türkiye Futbol Federasyonu ise sonunda bir açıklama yaptı.
Finalin Riyad'da oynanması teklifinin Saudi Media Company şirketinden geldiğini, iki kulübün de teklifi kabul ettiği ifade edildi.
Açıklamada "Sürecin hiçbir aşamasında milli değerlerimiz ve Atatürk ilkelerimiz tartışmaya açık olmamıştır. Aksi iddialar asılsız, art niyetli ve milletimizin bütünlüğünü hedef edinen provokasyon amaçlıdır. İlgili müsabaka FIFA Statüsü gereğince, FIFA Uluslararası Maçların Düzenlenmesine Dair Talimata tabidir. Uluslararası maçlarda olması gereken tüm gereklilikler ve prosedürler bu maç için de aynen geçerlidir" ifadelerine yer verildi.
Bu kısmı çok ama çok önemli. Yani FIFA kuralları geçerli...
Bir de Süper Kupa Müsabasakı Statüsü diye birşey var.
Madde 6 kulüplerin görev ve sorumlulukları kısmında ise aynen şu ifadelere yer veriliyor: "Kulüpler, Süper Kupa markasının değerinin arttırılması yönünde TFF tarafından yapılacak her türlü faaliyete destek verecek ve bu faaliyetlerde aktif olarak yer alacaklardır.Kulüpler, Ek’te belirtilen Zaman Çizelgesi’ne uymak zorundadırlar. Süper Kupa’da yer alan kulüpler, kupa müsabakasında, bulundukları ligin statüsünde belirtilen ve bu statüde aksi açıkça belirtilmeyen tüm hususlara uymakla yükümlüdürler."
Herşey gayet açık ve net değil mi sizce?
Maça Atatürk forması ile çıkılacağı ve Suudi Arabistan yönetiminin buna karşı çıktığı ile ilgili iddialar da asılsız çıkarken Maçtan 25 gün kadar önceki protokol toplantısında Fenerbahçe’nin Atatürk silüetli formayla, Galatasaray’ın da Atatürk imzalı formayla maçı oynaması kararlaştırıldı.
Suudi Arabistan bunu onayladı...
Maç oynansaydı iki takım oyuncularının üzeninde Atatürk resmi ve imzası bulunan formaları giyeceği belirlendi.
29 Aralık Cuma günü saat 20.45'te oynanması planlanan 2023 Süper Kupa müsabakasından 3 gün önce yani 26 Aralık tarihinde Fenerbahçe futbolcularının ısınma antrenmanına Atatürk resimli t-shirtle çıkacağını bildirdi. Bu talep; TFF tarafından Suud’lu yetkilileri iletildi ama dönüş olmadı. Fenerbahçe maçtan bir gün önce de sahaya “Yurtta sulh çuhanda sulh” pankartıyla çıkmak istediğini bildirdi. Aynı gün Galatasaray da “Ne mutlu Türküm diyene” pankartıyla çıkmak istediğini iletti.
Suudlu yetkililer TFF’ye, bu taleplerin FİFA’ya daha önceden bildirilmediğini söyleyerek, pankartla sahaya çıkmanın uluslararası kurallara aykırı olduğunu söyledi.
Ama daha önce üzerinde mutabık kalınan şekliyle hazırlanan formalarla ısınmaya çıkılmasında mahsur olmadığını iletti. İki kulüp kendi belirledikleri Atatürk resimli t- shirtlerle ısınmaya çıkmakta ısrar ettiler.
Yani aslına bakılırsa 26 Aralık tarihine kadar herşey yolunda gidiyormuş...
Hatta ve hatta maçtan bir gün öncesine kadar yani 28 Aralık tarihine kadar da herhangi bir sıkıntı bulunmuyor gibi görünüyor.
Ne olduysa Fenerbahçe'nin maçtan bir gün önce de sahaya “Yurtta sulh çuhanda sulh” pankartıyla çıkmak istediğini bildirmesi ve ardından Galatasaray'ın da karşı atak yaparak “Ne mutlu Türküm diyene” yazılı pankart ile çıkmak istemesi ile oldu.
Şimdi burada asıl sorulması gereken soru "Fenerbahçe ve Galatasaray FIFA kurallarını bilmiyor mu? Maçtan bir gün önce böyle bir talebin yapılmasının resmi prosedürlerle gerçekleştiğini ve yazışmaların da uzun sürdüğünü bilmiyorlar mı?" şeklinde olmalı mı olmamalı mı?
Durduk yerde neden böyle bir kriz çıkartılarak ülkemizi tartışılır hale getirdiler anlamakta zorlanıyoruz doğrusu...
Bu şekilde siyasi gönderme yaparak iktidarı zorda bırakma çabası içerisine girdiliklerini düşünüyorlarsa da bunu neden Türk futbolu üzerinden yapıyorlar?
Madem siyaset yapacaksınız o zaman siyasete girin ya da bir akrabanızı siyasete sokun.
Neden başka mecralarda değişik yollar deniyorsunuz?
Ülkenin zaten yeteri kadar derdi var bu insanlar bir de sizin hırslarınız yüzünden ülkenin gerilmesi ile neden stres oluyor?