ÇARŞI PAZAR ATEŞ PAHASI

  • SUR YAPIIIIIII

Belki de ülke ekonomisindeki durumu en iyi anlatır yerlerden biridir pazarlar.

Asıl enflasyonu pazardaki fiyatları görünce anlarsınız.

Yani resmi açıklanan rakamlardaki enflasyonu değil vatandaşın hissettiği enflasyonu pazardaki fiyatlardan anlarız.

Antalya her ne kadar turizmin başkenti olsa da aynı zamanda tarımın da başkentidir. 

Pandemi ile birlikte pazardaki enflasyon tavan yapmaya başlarken geçtiğimz günlerde yağan kar ile birlikte pazardaki fiyatlar cepleri yakmaya başladı.

Portakalın kilosunu 4-5 liradan satıyorlar.

Portakal denilince akla Antalya gelmiyor mu?

Antalya’da fiyatlar böyleyse vah diğer illerdeki vatandaşların haline!..

Limon İstanbul’da tanesi 2,5 liradan satılmaya başladığını duyunca Antalya’daki pazarlarda filatlar ne durumda diye merak edip baktım.

Antalya’daki pazarlarda limonun kilosu 4 liradan satılıyor.

Bundan uzun zaman önce değil daha bir iki yol öncesine varana kadar fileler 50 liraya dolarken 50 liraya şimdi ancak bir kilogram patlıcan ile bir kilogram elma alabiliyorsunuz.

Elmanın kilosunun 8 lira olduğunu düşününce insanın meyve yeme iştahı bile kapanmaya başladı.

Domates ve salatalığın fiyatlarına hiç girmek bile istemiyorum.

Tencerenin içerisinde olması gereken malzemeler bir bir eksiliyor.

Bu fiyatlar olduğu sürece sanırım tencerenin içindeki malzemeler eksilmeye devam edecek.

Korkumuz tencerinin boş kalması…

Asgari ücret 4 bin 250 lira oldu olmasına ama çarşı pazardaki fiyatlar o kadar çok arttı ki millet “keşke artmasaydı da fiyatlar eskisi gibi olsaydı” demeye başladı.

Eski günleri anmaya başladıysak işimiz zor demektir.

Karın yağmasını bahane edenler fiyatları hemen uçurdu.

Arkadaş kar yağdı yağmasına da pazardaki ürünü siz kar yağmadan önce toplamadınız mı?

Yok soğuk oldu yok sel vurdu yok kar yağdı.

Anlıyoruz tarımla uğraşmak kolay bir iş değil ve girdi maliyetleri çok fazla arttı ama işin de bişeyini çıkarmamak lazım.

İki gün önce 10 lira olan patlıcanda iki günde ne değişti de 40 lira oldu mesela?

İnsanlar iki üç kilogram aldığı ürünü artık birer kilo almaya başladı.

Birer kilogram aldıkları ürünleri ise artık yarım kilo almaya başladı.

İnsanlar pazara pazar arabası ile giderken artık poşetler yeterli oluyor.

Vatandaş artık maaşı alıyor almasına ama kira, faturalar, çarşı pazar derken çocuğun okulu derken daha eve varmadan kafadan bitiyor para.

Anlayacağınız pazardaki enflasyon canavarı çok sinirlenmiş ve ağzından alevler püskürtüyor.

İnsanlar soğuktan ellerini ceplerine koyacak ama ceplerde yangın var.

Bu yangın mutfaklara da taşınıyor…

Enflasyon canavarı bir hortladı fena hortladı.

Görünen o ki bu yıl bu canavardan kurtulamayacağız.

İyi de bu canavar bizi yiyip bitirecek.

Enflasyon düştüğünde yeniden tek hanelere geldiğinde bakalım bizler yaşıyor olacak mıyız?


Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.