MEDYA VE SOLCULUK

  • SUR YAPIIIIIII

Ne zaman bir medya kuruluşunun satışı gündeme gelse konu dönüp dolaşıp bir şekilde siyasete bağlanıyor.

Sanki sadece siyaset ile uğraşanların medya ile işi oluyormuş gibi bir hava oluşturuluyor.

Vatandaşın ise umurunda bile değil o siyasiler.

Antalya sokaklarına çıkın ve en basit birkaç soru sorun.

Mesela Büyükşehir Belediye Başkanı kim ve hangi partiden diye sorun…

Mesela Antalya’nın Milletvekillerinden kaç tanesi tanınıyor onu sorun…

Mesela sokaktaki vatandaş il başkanlarını tanıyor mu onu sorun…

Alacağınız cevaplar karşısında hiç de şaşırmayın.

Sokaktaki vatandaşın derdi siyaset değil geçim.

Alacağı asgari ücret ile ev kirasını, faturaları ödedikten sonra çocuğun okul masrafları ve pazar parası çıkacak mı çıkmayacak mı bunu düşünüyor.

Sokaktaki vatandaşın derdi boş cepleri, limitleri dolan ve ödenmesi gereken kredi kartları…

O medyayı solcular almış bu medyayı sağcılar almış sokaktaki vatandaşın umurunda değil doğrusu.

Gerçi günümüzde kim solcu kim sağcı o da belli değil ya neyse…

Gelelim medya konusuna…

Her şey değerini bulursa satılır…

Olmaz, imkansız dediğiniz dahi değerini bulursa olur.

Yani 5 liraya aldığınız malı 7 liraya değil de 10 liraya satıyorsanız değerini bulmuş demektir ve satılır.

Ulusal medyada olduğu gibi zaman zaman yerel medyada da el değişmeler söz konusu olması kadar normal bir şey yoktur.

Ama ne hikmetse son günlerde birileri bir kaşık suda fırtına koparmaya çalışıyor.

Sözde olumsuz bir tablo çizilip amacın farklı olduğu dillendirilmeye çalışılıyor.

Yatırımcının amacına şayet yardımı olacaksa medya sektörü yatırım yapması kadar doğal ne olabilir ki?

Şu alacak bu alacak, solcu mu olacak sağcı mı olacak?

Sağ kesimden olursa iktidarın elinde bir güç daha olacağı şeklindeki söylemler dile getiriliyor.

Hadi diyelim ki alacak olan yatırımcı sağcı ve hatta hatta iktidar kanadından (doğru demiyorum atıyorum ve örneklendiriyorum) medya sahibi olmasının önünde bir engel var mı?

Hayır tabiiki…

Amaç sol kanadı bitirmekmiş falan filan gibi saçma sapan konulara değinmek dahi yersiz…

Peki sol cenahtan yatırımcı çıktı da x medyasını satın almak istedi de kim yok dedi?

Sol görüşün sesi olmak isteyen yatırımcı çıktı da hangi medya kuruluşunu alamadı?

Bırakalım olayı siyaset ile ilişkilendirmeyi ve sol cenahın elindeki Halk Tv’nin içinde bulunduğu duruma bakalım.

Bazı kesimin görmezden geldiği Saadet Partisi’nin yayın organı olan TV 5 ve Milli Gazete gümbür gümbür yayın hayatına devam ederken o kendileri ile çok övünen ana muhalefet partisi CHP’nin Halk Tv’nin içinde bulunduğu durum hiç mi içinizi acıtmıyor.

Halk Tv’yi küçümsemek için falan söylemiyorum.

Bu kadar zorluk içerisinde desteğin az olduğu bir ortamda böylesine kutsal bir görevi üstlenmek hiç de kolay değil.

İçki masalarında atıp tutanlar, meyhane köşelerinde iktidarı devirip yeni iktidar kuranlar ve gerçek anlamda düzgün solcular acaba neden Halk Tv’ye sahip çıkıp kendi ellerindeki medyayı daha da güçle hale getirmek için çabalamazlar hayretler içerisinde yıllardır izliyorum.

Sol cenah destek olsa belki de gerçek anlamda en fazla izlenen televizyon kanalları arasındaki yerini alabilir.

Sonuç itibariyle her medya kuruluşu değerini bulur ise satılır…

Not: Zamanında CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanı varken Cumhuriyet Gazetesi'ne destek olmamak adına "Antalya kapanmalıdır" diye rapor verenleri de unutmadık...

Etiketler : MEDYA VE SOLCULUK
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.